Ürünlerimiz
Alışveriş Sepetim

Bu da geçer ya hu Kolyesi

Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Yeni
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
Bu da geçer ya hu Kolyesi
700,00TL
  • Stok: Stok Durumu
  • Model: K-806

“Bu da geçer yâ hû” sözü her şeyin fani olduğuna dair özlü bir sözdür. Bu söz; üzüntünün, gamın, kederin, derdin, tasanın, bela ve musibetin; şansın, sevincin, hazzın, talihin, ikbalin, mevkiin ve makamın hep geçici olduğu anlamında kullanılır.

Bu da geçer yâ hû HİKAYESİ ŞÖYLEDİR;

Uzun bir yolculuktan sonra çok yorulan bir derviş, geldiği köyün zenginlerinden biri olan Şakir isimli ev sahibinin çiftliğinde misafir olur. Köydeki diğer bir zenginin ismi Haddad´dır. Çok iyi karşılanan ve misafir edilen derviş tekrar yola koyulacağı zaman Şakir´e “Böyle zengin olduğun için hep şükret.” der. Şakir şöyle cevap verir: “Hiçbir şey olduğu gibi kalmaz. Bazen görünen gerçeğin ta kendisi değildir.”

Bir kaç yıl sonra dervişin yolu yine aynı köye düşer. Şakir´i aramak ister, ama Şakir’in iyice fakirleştiğini ve bu yüzden Haddad´ın yanında çalıştığını öğrenir. Ailesi ile birlikte üç yıldır Haddad´ın hizmetkârı olan Şakir´i bulur derviş, bu sefer oldukça mütevazı olan evinde ve sofrasında misafirdir. Derviş Şakir´e başına gelenlerden duyduğu üzüntüyü ifade edince Şakir: “Üzülme!” der, “Unutma, bu da geçer…”

Tekrar yola düşen derviş yedi yıl sonra yolu yine o köyden geçmektedir. Bu yedi yıl içinde Haddad ölmüş, ailesi olmadığı için zengin mirasını, hayvanlarını, arazilerini ve tabi konağını da Şakir´e bırakmıştır. Derviş mutlulukla ne kadar sevindiğini söyler Şakir´e ama cevap aynıdır: “Bu da geçer…”

Derken bir zaman sonra yine köye uğrayan derviş eski dostunu bir tepede bulur. Şakir ölmüştür. Mezar taşında şu yazmaktadır: “Bu da geçer…” “Ölümün nesi geçecek?” diye düşünen derviş köyden ayrılır.

Bir sonraki yıl mezar ziyareti için yeniden gelir. Bakar ki ortada ne tepe vardır ne de mezar. Büyük bir sel sonucunda Şakir´den geriye hiç bir iz dahi kalmamıştır.

O sırada ülkenin sultanının, umudunu tazeleyecek, mutluluğun tembelliğine kaptırmasını engelleyecek bir yüzük yaptırmak istediği konuşulmaktadır. Hiç kimse Sultanı tatmin edecek o yüzüğü yapamayınca bizim dervişi bulurlar. Derviş, Sultanın kuyumcusuna bir mektup yazar ve ulaştırır.

Sonrasında son derece sade bir yüzük Sultan´a sunulur. Yüzüğün üzerinde “Bu da geçer” yazmaktadır.

Kolyemizde pirinç üzeri altın kaplama malzeme, kehribar taşı ve ithal paraşüt ipi kullanılmıştır. 

Yorum Yap

Not: HTML'e dönüştürülmez!
Kötü İyi
E-Ticaret Paketleri